21 Ekim 2009

şnel! arbayt!



yengeniz süprizleri sevmiyor. genelde hatun milletinin hoşuna gider süpriz şekli, erkekler uğraşmaz veya işine gelmez. ya beceremediğimden veya harbiden hoşlanmıyor. ama alanya ya tatile gideli henüz 2gün olmamışken telefonla konuşuyoruz, kapı çalıyor diye telefonu kapatıp kapıya gidiyorum. apışıp kalıyorum, karşımda..

aynını ben yapınca olmuyormuş. bi anda dengesi, düzeni bozuluyormuş falan filan. peki bu beni engelliyor mu? okuluna habersiz gittiğimde öğrencileri beni yabancı sanıp ingilizce konuşmaya çalışmışlardı mesela.
restoranda garsona iş koyup evlilik teklif edicem, çok özel bi akşam ona göre muamele yapın. ben ayağa kalktığımda dans müziğini girin demiştim. güzel bi dans etmiştik. oysa ne evlilik vardı ne teklifi.

süpriz diye maça mı gitmedik, hipodroma mı. belki bunlar pek hoşuna gitmemiş olabilir. he ayrıca futboldan nefret eder kendisi. en azından voleybolu seviyor.

.......

hala iş hayatına alışamadım, bunu belirteyim. ben ne kadar alışamamışsam müdür denen adam paso yeni ürün getiriyor önüme. bi proje bitmeden başka makinada revizyon yapmam gerekiyor. mesaiye kalıyorum lan! kamçılanıyorum şerefsizim. buna rağmen yılmadan, mesai sonrası sinemaya gidebiliyorum. bu sezon hiç tiyatroya gidemedim açılışı yapmam lazım. hangi oyunla başlasam sezona diye bakınıyorum..


*******

dağdan inenleri bayram havasında, kırmızı halılarla karşılamışlar. ben geleli bi ay oldu lan nerdeydiniz o zaman?

Hiç yorum yok: