8 Temmuz 2010

sakata gelmeyin



geçen hafta sonu yaz geldi ayağımız henüz suya girmedi. bi denize gidelim diyerek çıktık yola. 4 erkek arabaya bindik. türk insanı gezmeye bi yerlere gidiyorsa yanında illa mangalı olur. arabanın bagaj tam teçhizat. pazar günü gidilmemesini herkese tavsiye etmeme rağmen kandıranın kefken veya kerpe sahiline doğru yola çıktık. gittik baktık her taraf apaçi dolu. bize bile saldırabilirler korkusuyla daha tenha olan cebecide karar kıldık.
havlumuzu terliğimizi plajda bırakıp cumburlop girdik suya. nedense bende ilk denize girince bi mallık oluyor. az sonra çıktım gidip oturdum plajda. ha belirteyim hiç haz etmediğim şey güneşin altına yatmaktır. zerre sevmem yatanada anlam veremem.

efenim oturdum diyordum. bi baktım tam yanımızda türkücülüğün sınırından dönüp inşaatta usta başı olma hedefinde ilerleyen barzolar gördüm. timsah gibi yapışmışlar etrafı kesiyorlar. şerefsizim vücudumda o kadar kıl olsa denize gitmem hatta üstümü değiştirirken bile kimse görmesin isterim. niye uğraşıyorum ya her gün kendimim vururum ne bileyim.

bunları görünce tekrar suya girip uzaklaşasım geldi. neyse efenim suda çimerken arada plajı kesiyorum elemanlar napıyo diye. gördüm ya bi kere dayanamıyorum artık. baktım suya iki hatun giriyor. sanki koduum denizi bi o hatunların girdiği yerdeymişçesine bütün plajdaki barzolar oraya yönleniyor. odak noktası belli yani. boğulsalar o kadar adam gitmez yani o derece. hemen o bölgeden uzaklaşıp kafamızdan bunları atmaya çalışalım derken teyzenin biri koyu lacivert bi kumaşla sarmış kendini denize giriyor. oha dedim bu delirmiş kesin intihar edecek. meğer öyle değilmiş. eşi sanırım kadına su atıyor denizde yapılan fiks şakalardan biri. dışarda keserle dalıp şaka yapan adam hareketi gibi gelir bana bu su atma olayı. abla hiç istifini bozmayıp derinlere doğru gidiyor biraz çimip huzur içinde geri gidiyorlar.

arkadaşlara hadi acıktım mangala gidelim diyorum bu ortamı görünce. oha dur yeni geldik diye tepki veriyorlar. gidip plajda kova kürek filan oynayacak yaşıda geçtik. sıkılıyorum biraz. sonra suda kendimizi aşmaya çalışıyoruz. boyu benden 10cm kadar uzun 2 metre olan arkadaşıma su içinde takla atmayı gösteriyorum. (orta okul beden eğitimi dersi dışında su dışında atmışlığımda yok hani) sıkıntıdan böyle gerzek şeyler yapıyoruz. bu arada su belimize bile gelmiyor belki. arkadaş ben seni geçerim diye atlıyor suyun içine. 1 2 3 4 oo geçti lan. hadi oğlum pouhahah şeklinde yarılıyoruz biz izlerken. adam baktık saçmalamaya başladı. ben dedim rekorlar kitabına giricek heralde. bir diğeri oğlum tutun şunu çok oldu dedi. ben hala gülüyorum. biri kolundan tutup çekti. o an apışıp kaldım sayın okurlar. gözleri bi acaip olmuş. beyazları iyice ortaya çıkmış ve sudan çıktığında titriyor. beline bile gelmeyen suda bi adam nasıl boğuluru az daha yaşıyordu.

kendine geldikten sonra anlattıki ayağı yere değmemiş. bi dalga gelip aldı beni açığa götürdü sandım dedi. tek ders sınavından geçip okulu bitireli 15 gün bile olmamışken birde öbür tarafta sınava girmek ağır gelirdi. biz hala ağlanacak duruma gülmekteyiz, böyle de pis adamlarız.
istanbuldan olsun kocaeliden olsun kerpe, kefken, ağva, şile gibi yerlere gidecekseniz aman dikkat diyorum. hem karadenizin dalgasından, hem barzoların..

Hiç yorum yok: